Kütüphanesiz kütüphanecilik… (Aydın İleri)

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik’in 4 Aralık 2014 tarihinde Milli Kütüphane Konferans Salonu’nda düzenlenen İl Halk Kütüphane Müdürleri Eğitim ve Koordinasyon Toplantısı’nda söylediği sözler kütüphanelerin durumu için bir itiraf niteliğinde; “yeni ruh ve enerji” ile kütüphane müdürlerinin motivasyonunu yükselteceklerini de ifade etti. 81 ilden İl Halk Kütüphanesi müdürlerinin katıldığı toplantıda kütüphanecilere düşen sorumluluğun arttığına dikkat çekti. 12 yıldır iktidarda olup 12 yıldır kazandırılamayan ruh ve motivasyon şimdi nasıl olacak, merak konusu.

Motivasyon dedikleri;
81 İlde 1250 halk kütüphanesinde 350 kütüphaneci çalışıyor. Son KPSS atamasında halk kütüphanelerine atanan kütüphaneci sayısı: 0 (sıfır). 4 kütüphaneye 1 kütüphaneci, iş bekleyen en az iki bin kütüphaneci… Tablo ve rakamlar çok motive edici.

…….

Sadece masa, sandalye, raf ve kitaplardan oluşmayan canlı bir mekanizmaya can verecek unsur “kütüphaneci” kütüphanenin dışında.
Kütüphanecisiz kütüphaneler çağında mesleki geleceği düşünmek, planlamak, kaygılanmak çok manidar. Kütüphanecilerin mesleğini icra edemediği bir ülkede “kütüphanelerin geleceğini, kütüphanecilerin geleceğini” düşünmek, planlamak çok fantastik.

…….

Akademik yaşamda 60 yılı aşan bir geleneği olan, kürsüleri, anabilim dalı, doktora programları olan, 10’dan fazla üniversitede eğitim programı açılan 9 üniversitede aktif eğitim veren bir bilim dalı bugün tüm dünyada yükselen bir meslek alanı olurken ülkemizde itibarsızlaştırılıyor.
Her siyasetçinin, her etkili, yetkili bürokratın konuşmasında en az bir kere değindiği “Bilgi  Toplumu” kavramının öznesi, derleyicisi ve yöneticisi olan kütüphanecilik mesleği (Bilgi ve Belge Yöneticiliği) önemli bir eşikte.

…….

Bütünsel ve derinlikli bir bakış açısıyla yazının icadı, matbaanın icadı, bilimsel ilerlemelerin günümüze kadar son hali sayısallaştırılmış bir yaşamda kütüphane ve kütüphaneci daha önemli ve işlevsel bir yerde. Bilgi ve bilim hızla ilerlerken eşitsizlikler ortadan kalkmıyor. Topluma eşit hizmet veren kurumların önemi daha fazlalaşıyor.

Bugünün bilgi taşıyıcılarının topluma sunulmasında, eşit kullanılmasında kilit rol kütüphanelerin. Basılı bilgiye, belgeye ekonomik şartlar nedeniyle kolay erişemeyen yurttaşlar elektronik ortamdaki bilgilere de aynı nedenlerle kolay erişemeyecek. Toplumun bilgi ve belge edinme ihtiyacını basılı ya da elektronik ortamda eşit ve parasız ulaşacakları kurum yine “kütüphane.” Bu dinamik kurumu günümüz teknolojik gereksinimleriyle dönüştürmeli “kütüphaneler için bir inovasyon politikası” geliştirilmeli. Bu politikada geleneksel kütüphane unsurları da hizmet kalitesi açısından eksiksiz yerini almalıdır.  Bu politika çerçevesinde kütüphaneci yetiştiren kurumlar, kütüphaneciler ve STK’lerin ortaklaşa çözüm oluşturacakları mekanizmalar kurulmalıdır.

Teknolojik gelişmeler, özellikle internetin yaşamımızda olması “kütüphane”nin önemini daha da öne çıkarıyor “kütüphaneciyi” daha güçlü kılıyor.
Bilginin dolaşımındaki sorunlar, kirli bilgi akışı, bilimselliğin gözden kaçırılması, “bilgi okuryazarlığı”, “bilgi mühendisliği”, “bilgi rehberliği” kavramlarını öne çıkarıyor. Doğru bilgiye erişim, anahtar bilgi tarama yöntemleri, online erişim olanaklarını kullanılmasının eğitim boyutunda toplumsal görev kütüphanecilerde, bilgi ve belge yöneticilerinde.
Bütün yazılanların özeti; kütüphanelerin geleceği, kütüphanecilerin geleceği toplumsal düzeyde ele alınarak çözüm bulacak bir sorundur. Bu sorunun çözümü kültür ve bilgi ve kütüphane politikasından geçmektedir.

Ülkemizin hâlâ bir “kütüphane yasası”,  “kütüphane politikası”, “kütüphane meslek tanımı” yok. Yazının başında verilen rakamların tümünün özünde yatan sorunun temel kaynaklarına buradan baktığımızda her şey daha açık ve net.
Kütüphanecilerin, bilgi ve belge yöneticilerinin, bu süreçte kararlı, daha örgütlü, birlikte ve güçlü olacağı bir gelecek bizim.

*Türk Kütüphaneciler Derneği Genel Başkan Yardımcısı,
Okul Kütüphanecileri Derneği Başkanı

AYDIN İLERİ* – @aydinileri

yazının tamamı için bakınız