KIMBELL SANAT MÜZESİ KÜTÜPHANESİ – Teksas / ABD

Sade olsun, sakin olsun, aydınlık olsun, ulvi olsun.. Bir yapı için mimara bu dilekleri sipariş verseniz, ortaya çıkan eserde bu kriterlerinizin nasıl karşılanmasını beklerdiniz? Ben bir şey beklemezdim. Bu kriterleri anlamak bile zor. Bana güneşli, huzurlu, kullanışlı mekan olsun, yeter.

Ama bazan bir mimar öyle bir tasarlıyor ki mekanı, görünce hayret yanısıra bu ne sadeliktir, bu ne huzurlu yapıdır diye düşünmekten kendini alamıyor insan.

Teksas’ın Fort Worth şehrinde yaşayan varlıklı Kimbell ailesi yıllarca sanat eseri biriktirmiş ve bu eserleri kamunun istifadesine açmak istemiş. Bu iş için 1965 yılında mimar Louise Kahn tutulur. Modern mimarinin egzantrik ve münzevi bir dahisidir o. 1972’de binayı teslim eder.

516f12e1b3fc4b8f69000176_light-matters-louis-kahn-and-the-power-of-shadow_04_kahn_page-59  IMG_5150   IMG_5151

Bu yapı tasarım harikası bir şey ama lafı gevelemeden hemen bir dolaşalım içini. Tavanlara pencereler öyle yerleştirilmiş ki doğal ışık direkt içeriye düşmüyor, göze gelmiyor, ayna misali beton yüzey üzerinden şavkıyarak içeriyi aydınlatıyor. Tavan yüzeyi boydan bir aydınlatıcı haline dönüşüyor, gece gökyüzündeki ay güneş ışığını nasıl yansıtır, mimarın tasarımı sayesinde güpegündüz bir dolunay aydınlatması tavandan aksediyor. E buna şapka çıkarılır doğrusu.

Belli ki Louis Kahn için ışık kullanımı ve hissi çok önemli. Ama yalnızca çatıdan içeriye izinli giren ışık değil, boydan boya camlı duvarlardan içeri dökülen ışık bile kontrol altında, ‘yapım’ altında. Buradaki buluş şu: ‘içerisi’ ve ‘dışarısı’ merhale merhale zonlara ayrılmış, hani bir hamamda sıcak-serin-soğuk odalar vardır yanyana, içiçe, aynen öyle. Hamam zonlaması ısıyı derecelendirirken, Kahn da en dışarıdan en içeriye ışığı ayrı ayrı dozluyor. Bunu bazen iç avlularla sağlıyor, bazan da binadan ilk çıkıverince içeride gördüğünüz tavanı bir defa daha tente misali yineleyerek dışarıdan gelen güneşe gölgelik yapıyor.

IMG_5374

Şimdi bina dışardan nasıl görülüyor ona bakalım. Louis Kahn tasarımında nasıl iç mekanda ışık kullanımı belirginleşir, dış çizgilerde de su dikkat çekicidir. Kahn’ın tasarladığı başka binalarda da kullanıldığı üzere, boylu boyunca yada çepeçevre havuzlar yapıyı tanımlar ve tamamlar. Su unsurunun ustaca kullanımı ile oluşan his  korunmaya dair bir algıdır, sanki bina etrafı hendekle çevrili bir kale gibidir, yada, tehlikelerden sakınılmış bir ada güveni yaşanır. Bu ‘barınak’ hissi değil de nedir, evimizde ocağımızda bir sokulma, huzur hissi veren sığınma hissi.